20 Temmuz 2016 Çarşamba

Bırakma Sürecinde İnsanların Başarısız Olmasının Temel Sebepleri



Merhaba arkadaşlar uzun zamandır vaktim olmadığı için kendi yazdığım yazıları ekleyemedim ama bu yazmadığım anlamına gelmiyor. Günlüğe de devam ediyorum fakat sadece haftalık olarak yazıyorum parti parti eklemeye başlayacağım yakında.

Bu yazım mastürbasyonu bırakma denemeleri yapıp da bir türlü istediği sonuca ulaşamayan arkadaşlarımızın bu başarısızlıklarının ortak sebeplerine değineceğim. Eminim bunlardan en az biri sizin için de geçerlidir. O yüzden tüm maddeleri okumanızda fayda var.

1 - Bir Bağımlılıktan Kurtulup Bir Diğerine Başlamak
Çoğunuzun yaptığı hata bu eminim. Mastürbasyonu ve pornoyu bırakıp kendinizi oyunlara, sigraya - nargileye - alkole , bağımlılık derecesinde müziğe, sabahtan akşama kadar dizi ve film izlemeye veriyorsunuz. Uyuşmaya alışkın olan beyninizin tekrar uyuşma isteğine ( yani dopamin ihtiyacına) bunlarla yanıt veriyorsunuz. Bu neye sebep oluyor? Bu beyninizin dopamin eksikliğinden dolayı reseptör üretmesini engelliyor dolayısıyla beyninizi eski stabil haline döndürememiş oluyorsunuz. Yaptığınız tek şey kendinizi kandırmak oluyor. Bunun bir diğer etkisi de süreci izleyemiyor oluşunuz. Bu sürecin en önemli özelliği beyninizin ve vücudunuzun bıraktıktan sonra olaylara ve düşüncelere karşı verdiği tepkileri gözlemlemenize imkan tanıması. Bir anlamda kendi kendinizi tanımış oluyorsunuz kendi beyninizin çalışma şeklini tanımış oluyorsunuz. Onu tanımadan onu kontrol etmeniz mümkün değil. Ama siz gidipte beyninizi farklı bağımlılıklarla doldurarak beyninizin size göstermesi gereken tepkileri görmezden geliyorsunuz. Kendinizi tekrar uyuşturuyorsunuz. Bunun size de sürece de hiçbir katkısı olmaz daha önceki yazılarımda da söyledim. Mümkünse yapmanız gereken zorunlu işlerinize odaklanın. Tamamen boş ve işsiz bir insansanız yatağınıza çekilin ve beyninizin kıvranmasını gözlemleyin. (Evet tıpkı filmlerdeki uyuşturucu bağımlılarının bıraktıktan sonra yatakta kıvranması gibi) Size çok şey söyleyecektir.

2- Testosteron Miktarını Arttırmakta Başarısız Olmak 
Çok sevdiğim bir laf vardır. Oturduğu yerden başarıya ulaşabilen tek canlı tavuktur. Bu sürece başlayıp hayatınızdaki geri kalan tüm değişkenleri sabit tuttup da sonunda "hayatımda hiçbirşey değişmedi yapayım bare " diyerek siz tavuk olduğunuzu kabul etmiş olursunuz ki siz tavuk değilsiniz dolayısıyla başarıya ulaşamazsınız. Önceki yazılarımda da paylaştığım gibi kendinize faydalı hobiler ve meşgaleler yaratmanız çok önemli. İsteyen olursa faydalı birkaç hobi önerisi içeren bir yazı da paylaşabilirim. Bu konudaki taleplerinizi mail adresime atabilirsiniz (nomorefappening@gmail.com)
Testosteron miktarınızı arttırmak için aktif bir hayat sürmeniz çok önemli. Bu sürece başlayıp bilgisayar başında oturup yazılan yazıları okumaktan başka birşey yapmıyorsanız suçu bu sürece atamazsınız. Sporu ve sağlıklı yaşamı bir yaşam biçimi olarak hayatınıza sokmanız gerektiğini söylemiştim. Abur cuburları paketlenmiş hazır gıdaları bırakıp sağlıklı beslenmeye yönelmek de çok önemli. İlerde yüksek seviye testosteronun avantajlarını açıklayan bir yazı paylaşmayı da düşünüyorum. Bu maddeyi biraz daha detaylandırarak süreçle bağlantısını işleyeceğim.

3-Beklentilerinizin Gerçek Dışı Olması
Eminim hepiniz benimki gibi birçok siteyi, blogu, forumu takip ediyorsunuz bu konuyla ilgili. Bu sitelerde gerçekten çok saçma beklentilere girmiş, mastürbasyonu ve pornoyu bırakınca kadın mıknatısı bir Johnny Sins haline gelebileceğini düşünen insanlar olduğunu gördüm. Bu süreci bir sene sürdürüp ondan sonra önüne gelen her tanıştığı kadınla birkaç hafta içinde ilişkiye girebileceğini sanan insanlar var. Gerçekten gülüyorum ekranda bunları gördükçe. Bu sürecin doğrudan böyle bir etkisi yok arkadaşlar. Olay yine sizde bitiyor. Bu bağımlılıktan kurtulmak sadece beyninizi ve vücudunuzu maksimum seviyeye getirir. Normalde zihin ve beden kapasitesinin %50' sini kullanabiliyorsanız bu süreçle birlikte psikolojik etkilerle oluşan kayıpları da gözönüne alırsak kapasitenizin %90' ını kullanabilmeniz hayal değil. %50 ve %90 karar sizin. Elbette bu oran arttıkça kendinize olan güveniniz ve becerileriniz de artar. Ama bu kadın mıknatısı olacağınız haline gelmiyor. İnternette " 1 sene yapmadım, hoşlandığım kıza teklif ettim kabul etmedi tekrar başlıyorum" diyen insanlar var. Böyle amaçları olan  arkadaşlar boşuna okumasın yazdıklarımı lütfen. Siz de vakit kaybetmeyin ben de. Yeni insanlarla tanışmak onları deyim yerindeyse tavlamak veya kendinizi sevdirmek karakterinizle alakalı birşeydir. Karakterinizde bazı sabit özellikler vardır bunlar çoğunlukla gelişme döneminizde maruz kaldığınız etkilere göre belirlenir ve bunları sonradan değiştirebilmeniz neredeyse imkansızdır. ( Bunları keşfedip özellikle üzerine gitmeniz gerekir. ) Bırakma süreci size bunları keşfetmeniz konusunda yardımcı olur. " Benim şu konuda eksiklerim var böyle saçma bir özelliğim var ve bunu artık şu şekilde aşabileceğimi düşünüyorum." dedirtir. Tekrar söylüyorum bu sürecin size kattığı tek şey beyninizin ve vücudunuzun kimyasal yapısını hayatınızı en kaliteli şekilde sürdürebilmeniz için optimum ( en iyi ) seviyeye getirilmesini sağlamaktır.

4- Dopami Reseptörü Üretiminin Size Zor Gelen Şeyleri Yapmakla Artacağını Unutmak
Bu maddeyi de önceki yazılarımda belirtmiştim. Size zor gelen ama size fayda sağlayacağını düşündüğünüz şeyleri, üşenseniz de yorgun olsanız da yapmaktan kaçınmayın asla. Bu tarz aktiviteler sizin dopamin reseptör sayınızı arttırır. Bu tarz aktivitelerden kaçmak yerine aksine yapmanız gereken bunların üzerine giderek beyninizde daha fazla reseptörün salgılanmasını sağlamak sizin faydanıza olacaktır. Daha önceki yazılarımdan birini yazarken elektrik kesildi ve kayıt da etmediğim için şu yazdığımın iki katı uzunlukta bir yazı tamamen gitti. Elektrik bir 10 dakika sonra gelince oturdum üşenmeden hepsini tekrar yazdım. Bu bir örnekti. Veya işten yorgun şekilde geldiniz dermanınız yok oysa sabah çıkarken kendinize işten dönünce spora başlayacağınızı söylemiştiniz. O üşengeçliğe rağmen bunu yaparsanız hem vücudunuz spor yaptığınızdan dolayı daha sağlıklı olacak, hem vücudunuz spor yaparken mutluluk hormonu salgıladığından daha mutlu olacaksınız hem de üşendiğiniz bir süreci zorlamayla da olsa yaptığınız için dopamin reseptörü üreteceksiniz. Yapmazsanız bunların üçünü birden kaybedeceksiniz. Çok makul bir anlaşma bence. Sırf spor üzerinden gitmeyelim ders çalışmayı da benzer bir şekilde buna örnek gösterebiliriz. Veya buluşmaya üşendiğiniz bir arkadaşınızla buluşmak da buna örnek gösterilebilir.


Özetle sürekli başarısız olup da aynı şekilde bir kısırdöngüye saplandığını düşünen arkadaşlar mutlaka bu maddelerin kendi için geçerli olup olmadığını sorgulasın ve gereken adımları atsın. Aksi halde herhangi bir başarıya ulaşmanız mümkün değil.

2 yorum: